Her ikiside aynı kapıyamı çıkar bilmem ama benim penceremden bakıldığında tam bir tavır almak zor gibi görünüyor ; gerçi ben hayatta her şeye açık uclu baktığım için benim açımdan normal bir düşüne bu .


Aman efendim ; ne alakası var hem yazmak için yazılabilir yani blog'undan ödün vermeden hemde gelir elde edilebilir .

Hayır kardeşim ; blog yazarıyım diyor isen gelir filan unutup gerçekten içeriğini şeklini ritmini bozmadan sadece blogun hangi çizgide ise o şekilde devam edeceksin.


Bazı blog yazarlarına sordum bunlar gerçek anlamda orjinal içeriğe saygı duyan emek veren insanlar ;


Bir kaç blogcu arkdaşıma sordum ;

Soru : Neden adsense reklamlarını kullanmıyorsun yada herhangi bir reklam çeşidi .

Soru : Gelir için yazmak mı ? Blog yazmak için yazmak mı ? bu konu hakkında ki düşüncelerinizde alabilirmyim ?


Aldığım Cevaplar :

- Ben bir kez bunu denedim ama reklamlar içeriğim ile ne bilim yani uyuşmuyor benzemiyor gibiydi yani ben bloğumda ben gibi olmaya çalışır iken bu reklamlar beni benden bloğumdan uzaklaştırıyordu sanki bende istemedim gelir filan , zaten hobby gibi bişey bu benim için.



- İşin içine gelir girdiğinde ; blog yazmakdan çıkıyor bu iş tamamen gelir oldaklı bir şeyler üretmeye çoğul ziyaretci potansiyeline uaşmaya çalışıyorsunuz ve kalitenizi bir kenara itip tamamen bu zihinde hareket ediyorsunuz bence bu açıdan bakılmalı sadece blog yazarlığı için değil bu geniş bir felsefedir bence .


- Bence bloğunda hem reklam yayınlayabilir hemde blog'un dahilinde çizdiğin çerçevenin sınırlarını koruyabilirsin sonuçta emek veriyorsun ve bu emeğin karşılığını alman etik dışı bir şey olmamalı değildir de zaten.



Peki ya bir blog yazarı olarak ; bu konuda ki düşünceleriniz nelerdir ?



Güncel Haberler

Comments (11)

On 3 Şubat 2009 18:16 , Adsız dedi ki...

Blog yazmak son dönemde gittikçe zorlaşan bir iş. Domatessuyu olarak bana sormuş olsaydın soruyu cevabım blog için yazmak olurdu. Benim yazdığım alan güncel konular olduğu için bundan gelirde elde ediyorum. Açıkçası gelir içinde yazmam gerekiyor. Domatessuyu.com'un hayatta kalabilmesi için bu şart. Çünkü bu gibi büyük siteler server bulmakta zorluk çekiyor. Bu zorluğu yenmek içinde maddi yönden birşeyler yapmak gerek. Uzattım ama sorunun cevabını hem gelir için , hemde blog için yazı yazıyorum.

 
On 3 Şubat 2009 18:26 , hakan dedi ki...

ilk yorum'u domatessuyu'ndan almak çok sevindirici ; bu ve bunun gibi sorular,yorumlar,cevaplar,emekler ile hem Türkiye'deki internet dünyası büyeyecek bizide içinde daha aydınlık yarınlara taşıyacak diye umuyoruz . . .

saygılarım ile hakan

 
On 3 Şubat 2009 20:35 , gaykedi dedi ki...

her şeyin bir etik kuralı var, 15 saniyede bir web sayfası kendini otomatik yenileyen, her tarafından gözümüze sokarcasına reklam fışkıran, popup patlatan kişisel siteler/bloglar şahsen beni rahatsız ediyor...

aynı şekilde artık sakız olmuş konularda sadece hit/reklam düşünerek hazırlanan, tartışma, kavga çıkararak, ona buna sataşarak dikkat çekmek için yazılan yazılar da benim gözüme batıyor...

reklam almak kötü bir şey değil, reklam almamakta iyi ya da kötü bir şey değil, ama şunu kabul edelim ki tıpkı reklam arası dizi yayınlamakla eleştirilen tv'kanalları gibi reklamın suyunu çıkarmak okuyucuya saygısızlık.

 
On 3 Şubat 2009 20:39 , hakan dedi ki...

Öncelik ile beni kırmayıp yorumlarını bize katan , zahmet eden gaykedi'ye teşekür ediyorum
( gıyabında tüm yorum fikir düşünce katanlara ) ; tv örneğine bayıldım yani aynen dediğin gibi ; sazlı sözlü basılı görsel medya derken web medyası'da ( bloglar vsvs )nasibini alıyor bunlardan.

 
On 3 Şubat 2009 20:41 , Şevval Elif SOLMAZ dedi ki...

Merhaba;

Öncelikle davetiniz için teşekkür ederim.Yaklaşık 2 senedir blog yazıyorum ve 2008 Blog Ödülleri kapsamında alınmış birde ödülüm var,dolayısıyla bu soruyu sık sık duydum.

Ben bloğumu tamamen gönlümce yazmak için açtım ve ödül almış olmam bile beni bu konuda hırslandırmadı.Blog yazma işini hiçbir zaman iş olarak görmedim,öyle görsem sanırım yazamazdım :)

2 yıldır hiçbir reklam yayınlamadım ve yayınlamayı da düşünmedim çünkü bloglarda reklam yayınlandığında şayet dozunu aşmışsa çok dağınık bir görüntü oluyor ve bu benim göz zevkime hitap etmiyor,yoruyor.Bu nedenle ben maddi amaçlı değil,paylaşmak amaçlı blog yazanlardanım.

Sevgiler

 
On 3 Şubat 2009 20:47 , gaykedi dedi ki...

yozlaşma her yerde (blog, tv, radyo, gazete, politika, din v.s) hiçbir sınır tanımıyor yani :)

 
On 3 Şubat 2009 20:49 , hakan dedi ki...

blog.sevvalelifsolmaz.com adresinden takip ettiğimiz elif ; blog sevenlerinde tanıdığı,ödüllendirdiği( 2008 ),okuduğu . . . bir kişidir ve ben bu soruya kendisinede yöneltme gereği duydum ; ve elif hanım şu lafınıza bittim ;" Blog yazma işini hiçbir zaman iş olarak görmedim,öyle görsem sanırım yazamazdım :) "

demokrasi'nin en sevdiğim yönü herkesin özgürce bir şeyler katıp süzgeçden geçen şeyleri ayıklamasıdır sanırım ; hepimiz birimiz , birimiz hepimiz ve bloglar bizim için :)

 
On 3 Şubat 2009 20:53 , hakan dedi ki...

ama şuna çok seviniyorum ; "yazmak" fiilini kullanıyoruz kullanıyorlar kullanıyor ; okunmak istiyor istiyoruz istiyorlar ; farkında değiliz içden dışa eğilim pozitif yönde ; arkadaşlık sitelerinde çürümeye bırakılmış keçi sürüsü olmakdan uzaklaşıyoruz ; yazıyoruz , yazıyoruz , yazıyoruz . . .

 
On 3 Şubat 2009 22:00 , Böcek dedi ki...

para kazanacak bir blog kalmıştı zaten:Pp
hiç denemedim yapacağımı da sanmıorum zaten..
ticari amaçlı değil kişisel bir paylaşım alanım olarak gördüğüm için gerek duymadım hiç..
güzel bir noktaya değinmişsin :DD

 
On 3 Şubat 2009 23:31 , Adsız dedi ki...

Bence önce içerik gelir. Yayın önemlidir. Sevgi saygı ve özel bir bilginin sunulması önemlidir. Google reklamları veya başka bir reklam türünü siteniz günde 7000den fazla okunmaya başladıysa ciddi şekilde düşünlmeli. Daha az okunuyorsanız sitenizin hosting giderleri, evdeki Internet bağlantınızı ödemesi bile yeterli.

Daha çok dolaylı gelirler anlamlıdır. Mesela dünyaca ünlü blog yazarları seminer verirler, ürün satarlar, kitap yazıp satarlar ve asıl gelirleri buradan gelir. Bir kısmı ise sponsor firmalarca desteklenir. Sitelerinde ufak bir banner olur.

Uzun lafın kısası bu işe başladığımda 1999'da henüz kimse yazdıklarımı okumuyordu. Site domainlerimi hostingleri kendim ödüyordum. Günde 100 kişi okusa mutlu oluyordum. Google Adsense çıkana dek de kendim ödedim. Bu amatör ruhu halen koruyorum. Artık günde sitelerimde toplamda 5000-6000 civarında okunuyorum. Yine aynı heyecanı duyuyorum. Bu rakamlar günde 100 binde olsa ben işime yazacağım yazılara odaklanacağım. Reklamların bana getirisi bu tür masrafları karşılamaları oldu. Bunun dışında reklama tapmak maddiyata tapmak o güzelim yazıları değersiz hale getirir. Sevgilerimle :)

 
On 3 Şubat 2009 23:43 , hakan dedi ki...

2008 blog ödülleri sahiplerinin bu yazıma olan ; ilgi yardım ve sevecenliklerinden dolayı teşekürlerimi sunuyorum ; kültür sanat dalında 1.liğe hakeden güneşintamicinde.com ( sülayman sönmez ) a yorumları için teşekür ediyoruz . Sanırım sülayman bey'in dediği gibi amatör ruhu korumak , duyarlılığını kayıpetmemek ve okundukca buna paralel hareket etmek ; blog yazarken dikkat etmemeiz gereken önemli yapı taşlarından bir kaçı !

 
rss:xml | mantalite | amaç | arşiv | google Tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeksizin kopyalanamaz, alıntı yapılamaz.

İletişim : my10cere@gmail.com

moda elbise modelleri
 
,